05.04.2023 Tarih ve 32154 Sayılı Resmi Gazete’de Yayımlanan 7445 Sayılı Kanun’la Yargı Alanında Getirilen Bazı Önemli Değişiklikler

28.03.2023 tarih ve 7445 sayılı “İcra ve İflas Kanunu ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun”la yargı alanında bazı önemli düzenlemeler getirilmiştir. Bu yazıda, bizim açımızdan önemli olduğu düşünülen değişiklikler genel hatlarıyla açıklanmaya çalışılacaktır. Ayrıntılar için ilgili Kanun hükümlerine bakılmalıdır.

1) Konutta haciz yapılmasına ilişkin icra dairesinin kararının icra mahkemesince onaylanması şartı getirilmiştir.

İİK’ya eklenen 79/a maddesi uyarınca icra müdürü, haciz yapılması talep edilen yerin konut olduğunu tespit ederse, bu yerde haciz yapılmasına karar verir ve bu kararı derhal icra mahkemesinin onayına sunacaktır.

Mahkeme, dosyanın tevdi edildiği tarihten itibaren en geç üç gün içinde dosya üzerinden yapacağı inceleme sonunda haciz yapılması talep edilen yerin konut olduğunun anlaşılması halinde kararın onaylanmasına kesin olarak karar verecektir.

Bu kararın icra dairesine bildirilmesi üzerine haciz işlemleri yapılır. Haciz yapılması talep edilen yerin konut olmadığının anlaşılması halinde ise mahkeme, konutta haciz yapılmasına dair kararı kesin olarak kaldırır. Bu kararın icra dairesine bildirilmesi üzerine icra müdürü, mevcut haciz talebi hakkında yeniden karar verir.

Mahkemenin onaylama kararı üzerine hacze gidilen yerin konut olmadığının anlaşılması halinde hacze devam olunur. Ancak konut olmadığı kabul edilen bir yerle ilgili verilen haciz kararı üzerine yapılan haciz işlemi sırasında, bu yerin konut olduğu anlaşılır ve borçlu da haczin yapılmasına rıza göstermez ise haciz işlemine son verilecektir.

İhtiyati haciz hakkında, bu madde hükmü uygulanmayacaktır.

Madde ile getirilen değişiklik hükmü, bu maddenin yürürlüğe girdiği tarihten önce verilen konutta haciz yapılmasına ilişkin kararlar hakkında uygulanmaz. Bu değişikliğin yürürlüğe girdiği tarihten önce verilen konutta haciz kararları hakkında, bu değişiklikten önceki hükümlerin uygulanmasına devam olunur.

2) Borçlu ve aynı çatı altında yaşayan aile bireylerine ait kişisel eşyaları ile ortak kullanıma hizmet eden tüm ev eşyalarının haczi yasaklanıyor.

İİK’nın 82. maddesinde yapılan değişiklikle, Borçlu ve aynı çatı altında yaşayan aile bireylerine ait kişisel eşya ile ailenin ortak kullanımına hizmet eden tüm ev eşyası haciz olunamayacak. İcra takibine konu alacağa yetecek miktarı aşacak şekilde haciz yapılamayacak.

3) Muhafazasına gerek kalmayan mallar icra dairesince re’sen tasfiye edilecek

İİK’ya eklenen 88/a maddesiyle, muhafaza işleminin dayanağı olan haciz kalkmış olup da yedieminde bulunan malların takibin yapıldığı yer icra dairesince bu madde uyarınca resen tasfiye edilmesine imkan sağlanmıştır.

4) Avukatlara büro kurma giderleri konusunda finansman desteği sağlanması getirilmiştir.

1136 sayılı Avukatlık Kanunu’nun 43., 65. ve 180. maddelerinde yapılan değişikliklerle; Avukatların büro kurma giderlerinin karşılanması için kredi ve finans kuruluşları ile kredi veren kamu kurum ve kuruluşlarınca uygun şartlarda finansman desteği sağlanması ve mesleğe yeni başlayan avukatlardan ilk 5 yıl baro keseneği alınmaması kararlaştırılmıştır.

5) Akıl hastalığı vs. gibi nedenlerle koruma amacıyla özgürlüğün kısıtlanması kararlarında hakimin 2 içinde karar vermesi zorunluluğu getirilmiştir.

4721 sayılı TMK’nın 437/3. maddesinde yapılan değişiklikle; TMK’nın 432. maddesi uyarınca akıl hastalığı, akıl zayıflığı, alkol veya uyuşturucu madde bağımlılığı, ağır tehlike arzeden bulaşıcı hastalık veya serserilik sebeplerinden biriyle toplum için tehlike oluşturan her ergin kişilerin korunması amacıyla özgürlüğünün kısıtlanması durumunda, hakimin önüne gelen dosyalarda tahkikatın tamamlanmasını müteakip gecikmeksizin en geç iki gün içinde karar vereceği hükme bağlanmıştır.

6) Asliye Ticaret Mahkemelerinde tek hakimle görülen dava değeri 500.000 TL’den 1.000.000 TL’ye çıkarılmıştır.

5235 sayılı Kanun’un 5/3. maddesinde yapılan değişiklikle, Asliye ticaret mahkemelerinde tek hakimle görülen konusu parayla ölçülebilen uyuşmazlıklarda, dava değeri 500 bin liradan bir milyon liraya çıkarılmıştır.

7) Uyuşturucu kullanımı suçunda tedavi ve denetimli serbestlik tedbirlerinde uzatma süresi 2 yıla çıkarılmıştır.

5237 sayılı TCK’nın 191. maddesinde yapılan değişiklikle, uyuşturucu madde kullanma suçlarında uygulan asgari bir yıl süreyle denetimli serbestlik tedbiri süresinin denetimli serbestlik müdürlüğünün teklifi üzerine veya resen Cumhuriyet savcısının kararı ile altışar aylık sürelerle en fazla iki yıl daha uzatılabileceği hükmü getirilmiştir.

8) HAGB kararlarına itiraz halinde itiraz merciinin kararı usul ve esas açısından incelemesi yönünde kural getirilmiştir.

5231 sayılı Kanun’un 231/12. maddesi değiştirilerek, HAGB kararına itiraz edilmesi durumunda itirazı inceleyecek merciin kararı sadece usul açısından değil esas açısından incelemesi gerektiği hükmü getirilmiştir.

Bilindiği üzere, CMK’nın 231/12. Maddesinin değişiklikten önceki halinde HAGB kararlarına karşı itiraz edilebileceği belirtiliyor ancak bu itiraz incelemesinin hangi açılardan yapılacağına dair bir kural bulunmamaktaydı. Nitekim, AYM’nin 20.07.2022 tarih, 2021/121 E., 2022/88 K. sayılı kararıyla, söz konusu hüküm iptal edilmişti. Bu değişiklik, AYM kararında belirtilen iptal gerekçeleri dikkate alınarak yeniden düzenlenmiştir.

9) Ticaret Mahkemelerinde basit yargılama usulü için öngörülen 500.000 TL’lik sınır 1.000.000 TL’ye çıkarılmıştır.

6102 sayılı TTK’nın 4/2. Maddesinde yapılan değişiklikle ticaret mahkemelerinde basit yargılama usulü için öngörülen 500.000 TL’lik sınır 1.000.000 TL’ye çıkarılmıştır. Böylece, ticaret mahkemelerinde miktar veya değeri 1.000.000 TL’yi geçmeyen davalarda basit yargılama usulü uygulanacaktır.

10) Bazı ticari davalarda zorunlu arabuluculuk şartı getirilmiştir.

7445 sayılı Kanun’un 31. Maddesiyle 6102 sayılı TTK’nın 5/A maddesinin birinci fıkrasında yer alan “paranın ödenmesi olan alacak ve tazminat talepleri hakkında” ibaresi “para olan alacak, tazminat, itirazın iptali, menfi tespit ve istirdat davalarında,” şeklinde değiştirilmiştir.

Yapılan bu değişiklikle, itirazın iptali, menfi tespit ve istirdat davalarında da zorunlu arabuluculuk şartı getirilmiştir.

Ancak, yapılan değişiklik, 7445 sayılı Kanun’un 43/1-a maddesi uyarınca 1 Eylül 2023 tarihinde yürürlüğe girecektir. Bu nedenle, 01.09.2023 tarihine kadar ticaret mahkemeleri nezdinde açılacak itirazın iptali, menfi tespit ve istirdat davalarında zorunlu arabuluculuğa başvurulmasına gerek bulunmayacaktır.

11) Arabulucunun tarafların hazır olmaması durumunda her türlü iletişim vasıtasını kullanarak tarafları bilgilendirmesi gerektiği kuralı getirilmiştir.

6325 sayılı Kanun’un 17/3. maddesinde yapılan değişiklikle, Arabuluculuk faaliyeti sonunda düzenlenen tutanakla ilgili olarak Arabulucunun bu tutanak ve sonuçları konusunda taraflara gerekli açıklamaları yapacağı ve taraflar hazır değilse her türlü iletişim vasıtasını kullanarak hazır bulunmayan tarafları bilgilendireceği kuralı getirilmiştir.

12) Taşınmazın devri veya taşınmaz üzerinde sınırlı ayni hak kurulmasına ilişkin uyuşmazlıklar için arabuluculuğa başvurulabilmesine olanak sağlanmıştır.

6325 sayılı Kanun’a eklenen 17/B maddesi uyarınca, taşınmazın devrine veya taşınmaz üzerinde sınırlı ayni hak kurulmasına ilişkin uyuşmazlıklar arabuluculuğa elverişli hale getirilmiştir.

Ancak, yapılan değişiklik, 7445 sayılı Kanun’un 43/1-a maddesi uyarınca 1 Eylül 2023 tarihinde yürürlüğe girecektir.

13) Bazı uyuşmazlıklar, zorunlu arabuluculuk kapsamına alınmıştır.

6325 sayılı Kanun’a eklenen 18/B maddesiyle, bazı davalarda arabuluculuğa başvuru zorunluluğu getirilmiştir. Buna göre;

  • Kiralanan taşınmazların 2004 sayılı Kanuna göre ilamsız icra yoluyla tahliyesine ilişkin hükümler hariç olmak üzere, kira ilişkisinden kaynaklanan uyuşmazlıklar,
  • Taşınır ve taşınmazların paylaştırılmasına ve ortaklığın giderilmesine ilişkin uyuşmazlıklar,
  • 23/6/1965 tarihli ve 634 sayılı Kat Mülkiyeti Kanunundan kaynaklanan uyuşmazlıklar,
  • Komşu hakkından kaynaklanan uyuşmazlıklar,

Hakkında dava açılmadan önce arabulucuya başvuru zorunludur.

Ancak, yapılan değişiklik, 7445 sayılı Kanun’un 43/1-a maddesi uyarınca 1 Eylül 2023 tarihinde yürürlüğe girecektir.

7445 sayılı Kanun’un 38. maddesinde, dava şartı olarak arabuluculuğa ilişkin hükümleri, bu maddenin yürürlüğe girdiği tarih itibarıyla ilk derece mahkemeleri ve bölge adliye mahkemeleri ile Yargıtayda görülmekte olan davalar hakkında uygulanmayacaktır. Bir başka ifadeyle, 01.09.2023 tarihinde derdest olan davalar yönünden bu madde hükmü uygulanmayacaktır.

14) Makul sürede yargılanmaya dayalı tazminat istemleri için AYM önünde bulunan bireysel başvuru dosyaları Adalet Bakanlığı bünyesinde kurulacak Komisyona devredilecek.

6384 sayılı Kanun’un 4. ve geçici 2. maddelerinde yapılan değişiklikle, ceza hukuku kapsamındaki soruşturma ve kovuşturmalar ile özel hukuk ve idare hukuku kapsamındaki yargılamaların makul sürede sonuçlandırılmadığı ile mahkeme kararlarının geç veya eksik icra edildiği ya da hiç icra edilmediği gerekçeleriyle AYM önünde bulunan başvuruların Adalet Bakanlığı nezdinde kurulacak Komisyon tarafından karara bağlanması amaçlanmıştır.

Buna göre, 31 Temmuz 2018’den sonra Anayasa Mahkemesine yapılmış ve 9 Mart 2023 itibarıyla Yüksek Mahkeme önünde derdest olan söz konusu bireysel başvuruların Tazminat Komisyonu tarafından karara bağlanması öngörülüyor. 9 Mart 2023 itibarıyla Anayasa Mahkemesinde derdest olan bireysel başvurular, başvuru yollarının tüketilmemesi nedeniyle verilen kabul edilemezlik kararının tebliğinden itibaren 3 ay içinde yapılacak müracaat üzerine Komisyon tarafından incelenecek.

15) İşçi alacak ve tazminatlarından kaynaklanan itirazın iptali, menfi tespit ve istirdat davalarında zorunlu arabuluculuk şartı getirilmiştir.

7036 sayılı Kanun’un 3. maddesinin birinci fıkrasına eklenen cümle ile; iş davalarında zorunlu arabuluculuğa başvurmanın kapsamı genişletilmiştir. Buna göre, Kanuna, bireysel veya toplu iş sözleşmesine dayanan işçi veya işveren alacağı ve tazminatıyla ilgili itirazın iptali, menfi tespit ve istirdat davaları hakkında da zorunlu arabulucuya başvurulması gerekmektedir.

Ancak, yapılan değişiklik, 7445 sayılı Kanun’un 43/1-a maddesi uyarınca 1 Eylül 2023 tarihinde yürürlüğe girecektir.

Platformunuzu seçin ve paylaşın.