Paris İklim Anlaşması, Fransa’nın başkenti Paris’te 5 Ekim 2015’te aralarında Türkiye’nin de bulunduğu 195 ülke + Avrupa Birliği’nin katılımıyla imzalanmış, Aralık 2015’te Birleşmiş Milletler İklim Değişikliği Çerçeve Sözleşmesi (BMİDÇS) 21. Taraflar Konferansı’nda kabul edilmiştir. 1 Ekim 2021 tarihinde ise Paris İklim Anlaşması’nın (“Anlaşma”) onaylanmasına dair yasa teklifi TBMM’ye sunulmuş ve 7 Ekim 2021 tarihli ve 4618 sayılı Cumhurbaşkanı Kararı ile Anlaşma’nın onaylanmasına karar verilmiş ve Paris Anlaşması’nın Onaylanmasının Uygun Bulunduğuna Dair Kanun, Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe girmiştir.

Söz konusu Anlaşma, yüzyılın ikinci yarısına kadar küresel ortalama sıcaklığı en az 2.0 derece azaltma hedefinin yanı sıra fosil yakıt kullanımını da devreden çıkarmayı öngörmekte olup, BM, Paris İklim Anlaşması kapsamında küresel sıcaklık artışının 2 santigrat derecenin altında tutulması hedefinin karşılanabilmesi için ülkelerden dünya genelinde karbon emisyonunu 2050’ye kadar sıfıra indirmesini istemektedir.

Ayrıca Anlaşma, tarafların iklim değişikliğinin olumsuz etkilerine uyum sağlama yeteneğini artırmayı ve “düşük sera gazı emisyonları ve iklime dirençli kalkınma yolunda tutarlı bir finansman akışı” sağlamayı hedefliyor.

Türkiye’nin Paris Anlaşması Kapsamındaki Hedefleri
Türkiye, 2015’te BM Sekretaryası’na sunduğu ulusal katkı beyanı çerçevesinde emisyon artışını 2030 itibarıyla yüzde 21 azaltma taahhüdünde bulundu.

Sonuç

Bugüne kadar anlaşmanın Ek-2 listesinde yer almadığı için Yeşil İklim Fonu’ndan yararlanamayan Türkiye, Paris Anlaşması’na taraf olmasıyla birlikte, iklim finansmanı sağlayan diğer fonlar ve çok taraflı bankalara erişimde sıkıntı çekmeyecek ve yeni oluşan uluslararası emisyon piyasalarında ticaret yapabilme imkanından yararlanacaktır.

Platformunuzu seçip bülteni paylaşabilirsiniz.

Platformunuzu seçin ve paylaşın.